Ulaştırma ve Lojistik Kongreleri

Ulaştırma ve Lojistik Kongreleri

Arap Baharı Sonrası Avrupa Birliği’nin Güvenlik Odaklı Göç Politikaları

Eren Alper Yılmaz
Arş. Gör., Adnan Menderes Üniversitesi, Aydın, Türkiye

Halim Emre Zeren
Dr., Adnan Menderes Üniversitesi, Aydın, Türkiye

Son yıllarda göç ve mülteci konusu, günümüz Avrupasında hem ulus devletler özelinde, hem de Avrupa Birliği (AB) düzeyinde önemli bir gündem maddesi haline gelerek “düşük politika” konusundan “yüksek politika” konusuna doğru evrilmiştir. Başta İtalya ve Almanya olmak üzere Avrupa, yıllardır Afrika, Ortadoğu ve Balkanlardan fazla göç almakta, bu göç dalgaları AB içinde fazlasıyla güvenlik endişesi yaratmaktadır. Önceleri AB içinde ortak göç politikası oluşturma yolunda gelişmeler yaşanırken özellikle Arap Baharı’nın getirmiş olduğu mülteci krizi sonrasında daha çok güvenlik odaklı bir yaklaşım benimsenmiştir. Gerek AB’nin göçe ve mültecilere karşı negatif tutumu ve kamuoyunun göçe karşı verdiği tepkiler, gerekse Avrupa’da son dönemde yaşanan bazı olumsuzluklar, sığınmacı ve mültecilere karşı izlenen politikaları daha katı bir hale getirmiş, bu çerçevede alınan önlemlerin de sıklaştırılmasına sebebiyet vermiştir. Sığınmacı ve mültecilerin suç oranını artırdıkları, gittikleri ülkedeki vatandaşların istihdam imkânlarını olumsuz etkiledikleri, kendi gettolarını kurarak toplumda ayrışmalara neden oldukları, ülkenin eğitim seviyesini düşürdükleri gibi ithamlarla var olan önyargılar güçlenmiştir. Ocak ayında Alman aşırı sağcı ve göçmen karşıtı, Almanya için Alternatif Partisi (AFD) lideri Frauke Petry’nin “emniyet güçlerinin ülkeye yasadışı yollardan girmeye çalışan sığınmacıların üzerine gerekirse ateş açması yerinde olacaktır.” sözleri de genelleme yapmak doğru olmasa da Avrupa’nın mültecilere karşı bakış açısını gözler önüne sermiştir. Yine son dönemlerde Macaristan güvenlik güçlerinin sınırı geçmek isteyen Suriyelilere karşı uyguladığı sert önlemler, özellikle eski Doğu Bloku ülkeleri olarak adlandırılan bazı üye ülkelerin, sığınmacılara yönelik olarak düşünülen kota sistemini reddetmeleri, devletler bazında tek tek olarak da AB içindeki mülteci karşıtlığını gözler önüne sermiştir. Bu çalışma, mülteci krizini sürekli olarak Avrupa sınırları dışına itme ve sorumluluğu üçüncü ülkelere yükleme politikası güden AB’nin, menfi çıkarlarını, birliğin ilk kuruluşunda referans aldığı temel değerlerinin önüne nasıl koyduğunu göstermektedir. Bu bağlamda özellikle Arap Baharı sonrası AB’nin bu güne kadar yürüttüğü mülteci politikalarına değinilecek, ayrıca sağlıklı bir göç politikasının ortaya konulması adına AB’nin alması gereken sorumluluklar konusunda önerilerde bulunulacaktır.

Anahtar Kelimeler: Yüksek Politika, Göç, Avrupa Birliği, Mülteci, Arap Baharı

Security Oriented Migration Policies of the European Union After the Arab Spring

In recent years, immigration and refugee issues have evolved from "low policy" topic to "high policy", becoming an important agenda item in today's Europe, both in specific to nation-states and at the level of the European Union (EU). Europe, particularly Italy and Germany, has been exposed to immigration highly from Africa, the Middle East and the Balkans for many years, so these migration waves have created serious security concerns within the EU. While there were some policies carrying out in the way of creating a common migration policy within the EU, a more security-oriented approach has been adopted especially after the refugee crisis by the Arab Spring. As well as the negative attitudes of the EU towards the immigration and refugees and the reaction of the public opinion against the immigration, some negative events happened in Europe brought out more rigid policies against asylum seekers and refugees. In this framework, the measures taken by governments have been thickened so far. The prejudices, which involves that asylum seekers and refugees increase the violence rates, negatively affect the employment opportunities of their citizens, create their own ghettos, cause separations in society and reduce the education level of the country, have been strengthened. In January, the speech of German extreme right-wing and anti-immigrant party "Alternative for Germany (AFD)" leader Frauke Petry “It would be appropriate for the security forces to open fire on asylum seekers trying to enter into the country illegally if necessary" revealed point of view of Europe about refugees. Moreover, rigid measures taken by the Hungarian security forces against the Syrians trying to pass the borders, also rejection of quota system for Syrians by former Eastern Bloc countries have also shown the refugee opposition within the EU individually. This study shows how the EU, following policy such as pushing the refugee crisis out of Europe and laying a burden on third countries, has put its prejudices in front of its core values referring to its founding purpose. In this context, it will be touched on the refugee policies managed by the EU especially after Arab Spring till today and will give proposals on the responsibilities that the EU should take in order to establish a healthy immigration policy.

Keywords: Immigration, European Union, Arab Spring, High Politics, Refugee

  • Paylaş

Bu çalışma, kullanan kişilere orjinal çalışmadan alıntı yaptıkları sürece, çalışmayı dağıtma, değiştirme ve üzerine çalışma hakkı tanıyan Attribution 4.0 International (CC BY 4.0) lisansı ile lisanslanmıştır.


İletişim

İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi
İ.Ü. Avcılar Kampüsü 34320 Avcılar/İstanbul

ulk@istanbul.edu.tr
+ 90 (212) 440 00 00 - 19200

Ulaştırma ve Lojistik Kongreleri

Ulaştırma ve Lojistik Kongreleri, İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi ile Lojistisyenler Derneği’nin ortaklaşa düzenlemekte olduğu bilimsel etkinlikler serisidir.